
Yurtdışında verilen yabancı mahkeme kararları kural olarak tek başlarına Türkiye’de sonuç doğurmazlar, icra edilemezler. Bunun için hukuki yararı bulunan tarafın Türk Mahkemelerinde, yabancı mahkeme kararının tanınması ve icra edilebilmesi için tanıma/tenfiz davası olarak adlandırılan davayı açması gerekir.
Mahkeme öncelikle yabancı mahkeme kararının Türk Kamu Düzenine, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırı olup olmadığını inceler. Örneğin bazı ülkeler çok eşli ya da eş cinsel evlilikler yasaldır, bazı ülkelerde ise kadınların velayet hakkı yoktur, bazı ülkelerde taraflara temyiz ya da itiraz hakkı tanınmamaktadır. Bu gibi durumlarda ilgili ülkede usulünce verilmiş bir mahkeme kararı olsa da içeriği Türk Hukukunda yok hükmünde olduğundan ya da Türk kamu düzeniyle bağdaşmayan bir uygulamayı içerdiğinden bu gibi kararların Türkiye’de kanunen uygulatmak mümkün olmayacaktır.
Türkiye’ye gelip dava açmadan önce dikkat edilmesi gerekli en önemli husus ilgili yabancı ülkede evrak ve belgeleri doğru bir şekilde toplamaktır. Yoksa tekrar yabancı ülkeye gitmek zorunda kalabilirsiniz. Yabancı mahkeme ya da idari makamca verilmiş kararı mutlaka ilgili ülkedeki kesinleşme şerhiyle birlikte apostil şerhli (La Hey 5 Ekim 1961 Tarihli Konvansiyon – BM anlaşmasına göre düzenlenmiş ve bu anlaşmaya üye ülkelerden birindeyseniz almanız gerekmektedir. Yabancı ülke anlaşmaya taraf değilse apostil alsanız bile Türkiye’de kabul edilmeyecektir.) olarak ya da ilgili yabancı ülkedeki Türk Konsolosluk ya da Elçiliğince onaylanmış şekilde yanınızda getirmeniz gereklidir. Sonrasında yasal tercüme ve noter işlemleri Türkiye’de ayrıca yürütülür.
Uygulamada en çok yabancı ülkelerde evlenmiş ya da boşanmış Türk kişilerin Türkiye’de bu kararları geçerli hale getirmesi, Türk nüfusuna işletmesi meselesi görülmektedir.
-Dava açmadan yabancı boşanma kararını Türk Nüfusuna işletmek mümkün mü?
2018 yılında Nüfuz Hizmetleri Kanununa yapılan değişikle davaya gerek kalmaksızın Nüfus Müdürlüğüne başvuru ile mümkün hale gelmiştir. Yabancı boşanma kararının mahkeme kararı olmasına gerek yoktur. Bazı ülkelerde boşanmalar mahkeme kanalıyla değil arabuluculuk ya da belediye gibi idari yerlerden olur. Ancak bu yoldan faydalanabilmek için boşanma kararının yalnızca boşanmaya ilişkin olması gerekir. Boşanmayla birlikte nafaka, tazminat, velayet gibi hükümler içeriyorsa ancak dava yoluyla tanıma mümkündür. Ayrıca her iki eşin aynı anda olmasa bile 90 gün içinde Nüfus Müdürlüğüne başvurması gerekir.
Aile ve boşanma hukukuna ilişkin olsun ya da olmasın yabancı mahkeme ya da idari makamlarca verilmiş kararların Türkiye’de uygulanmasının sağlanması için Türkiye’de bir avukatın hukuki yardımından faydalanmanızı öneririz.