Özellikle İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İlçe Belediyelerden (Çiğli, Menemen, Buca gibi) seçim dönemlerinde toplu olarak işçi çıkartıldığını haberlere yansımaktadır.
İşçilerin toplu olarak iş sözleşmelerine son verilmesi halinde işçilerin ne gibi hakları olduğu soruları büromuza sıklıkla sorulmaktadır.
Belediyeler kamu kurumları olmakla birlikte iş akdine bağlı olarak işçi çalıştırdıklarından memurlar hariç işçi statüsünde olanlar İş Kanunun sağladığı güvenceden faydalanırlar.
İş kanunun işçilere sağladığı güvencelerin yanında genellikle belediyelerde sendika kapsamında toplu iş sözleşmesi olduğu da görülmektedir. Bu halde klasik bir iş davasında talep edilen kıdem, ihbar tazminatı, ikramiye gibi alacaklar dışında işçinin bağlı olduğu sendika sözleşmesi dikkatle incelenmeli, burada işçiye sağlanan ayrıca prim ya da alacak veya ikramiye yanında sendikal tazminat ve işten çıkarma hükümlerini de irdelemek ve gerekirse İş Mahkemesinde talep etmek gereklidir.
Toplu çıkarmalarda bazen işçilerin kulaktan dolma bilgilerle hareket ettiği, toplu olarak dosyalarını tanışmadıkları avukatlara verdikleri görülmektedir. Bu durumlar, sonradan işçinin mağduriyeti riskini taşımaktadır. Çünkü her dava ayrı, her müvekkil özeldir.
Belediye işçilerinin gerek sendikadan gerekse İş kanunu hükümleri gereğince, gerekse işveren olan Belediyenin kötü niyetli olarak toplu bir şekilde işçi çıkarması nedenleriyle İş Mahkemeleri nezdinde alacak davaları açılabileceği gibi işçinin tercihine göre işe iade davası açma hakkı da vardır. Kural olarak işe iade davasıyla birlikte kıdem, ihbar, sendikal haklar gibi alacak davası bir arada açılmaz. İşe iade davasının kabul halinde de işçiye boşta geçen süre adı altında tazminat imkânı sağlanır.
Tüm bu süreçler için uzman bir avukat ya da hukuk bürosuyla iletişime geçmeniz, avukatınızı tanımanız önem arz etmektedir.